Sosyal Kaygının Psikolojisi: İçsel Kritikler, Endişe ve Kaçınma Davranışları

Sosyal kaygı, genellikle içsel eleştiri, endişe ve kaçınma davranışlarıyla ilişkilendirilir. Bu psikolojik süreçler, sosyal etkileşimler sırasında kişinin yaşadığı stres ve rahatsızlık duygularının temelini oluşturur. İşte sosyal kaygının psikolojisiyle ilgili bazı anahtar noktalar: 

İçsel Eleştiri: Sosyal kaygı yaşayan bireyler, sıklıkla kendilerini eleştiren içsel bir sesle mücadele ederler. Bu içsel eleştiri, kişinin kendini yetersiz, başarısız veya kabul edilemez olarak değerlendirmesine neden olabilir. Bu olumsuz içsel konuşmalar, kişinin kendine güvenini sarsabilir ve olumsuz duyguların güçlenmesine yol açabilir. 

Endişe: Sosyal kaygı, genellikle gelecekle ilgili endişe duygularıyla ilişkilidir. Kişi, olası olumsuz sonuçlardan veya başkalarının olumsuz düşüncelerinden kaygılanabilir. Bu endişe duyguları, sosyal etkileşimler öncesinde veya sırasında yoğunlaşabilir ve kişinin rahatlamasını engelleyebilir. 

Kaçınma Davranışları: Sosyal kaygı yaşayan bireyler, sıklıkla sosyal etkileşimlerden kaçınma eğiliminde olabilirler. Bu kaçınma davranışları, toplum içindeki etkinliklere katılmamayı veya sosyal durumlardan kaçınmayı içerebilir. Kaçınma davranışları, kişinin kısa vadede rahatlama sağlayabilir ancak uzun vadede sosyal izolasyona yol açabilir ve sosyal kaygıyı artırabilir. 

Korku ve Utanç: Sosyal kaygı, genellikle korku ve utanç duygularıyla ilişkilendirilir. Kişi, başkalarının olumsuz değerlendirmelerinden, eleştirilerinden veya reddedilmelerinden korkabilir. Bu korku ve utanç duyguları, kişinin kendini korumasını ve riskli durumlardan kaçınmasını teşvik edebilir. 

Perfeksiyonizm: Bazı durumlarda, sosyal kaygı yaşayan bireylerin mükemmeliyetçi eğilimleri olabilir. Bu kişiler, sosyal etkileşimlerde hatasız olma veya olumsuz değerlendirmelerden kaçınma konusunda aşırı baskı altında hissedebilirler. Bu mükemmeliyetçi standartlar, kişinin daha fazla stres ve endişe yaşamasına neden olabilir. 

Bu psikolojik süreçler, sosyal kaygı bozukluğunun altında yatan karmaşık etkileşimlerin sadece bir parçasıdır. Her bireyin deneyimi farklı olabilir ve sosyal kaygıya etki eden diğer faktörler de vardır. Ancak, içsel eleştiri, endişe, kaçınma davranışları ve diğer belirtilerle başa çıkma stratejileri, sosyal kaygı tedavisinde genellikle önemli bir rol oynar. Psikoterapi, bu içsel süreçlerle çalışmayı ve kişinin sosyal kaygıyı yönetmesini sağlamayı hedefler. 

KARSEM NE YAPIYOR ?

e-Devlet ve Üniversite Onaylı Sertifikalar kariyerinizde sizi bir adım öne taşımaktadır. Üniversite Güvencesi İle İhtiyacınız Olan Güncel İçerikler burada!

KARSEM NE YAPIYOR ?

e-Devlet ve Üniversite Onaylı Sertifikalar kariyerinizde sizi bir adım öne taşımaktadır. Üniversite Güvencesi İle İhtiyacınız Olan Güncel İçerikler burada!