Sanat tarihinde birçok öncü sanat hareketi bulunmaktadır, bunlar arasında Ekspresyonizm ve Fütürizm önemli yerlere sahiptir.

İşte bu iki sanat hareketinin temel özellikleri: 

Ekspresyonizm: 

Ekspresyonizm, duyguların ve iç dünyanın dışavurumu üzerine odaklanan bir sanat akımıdır. 

Sanatçılar, renk, şekil ve doku gibi görsel öğeleri kullanarak içsel deneyimleri ve duyguları ifade etmeye çalışır. 
Gerçekliğin deforme edilmiş ve çarpıtılmış şekillerle ifade edilmesi yaygındır. 

Belirgin bir öznelcilik vardır ve her sanatçının kişisel deneyimleri ve bakış açısı eserlerine yansır. 

Alman Ekspresyonizmi ve Die Brücke gibi gruplar, Ekspresyonizm'in önemli temsilcileridir. 

Önde gelen Ekspresyonist sanatçılar arasında Edvard Munch, Ernst Ludwig Kirchner ve Emil Nolde bulunmaktadır. 

Fütürizm: 

Fütürizm, 20. yüzyılın başlarında İtalya'da ortaya çıkan bir sanat ve edebiyat akımıdır. 

Fütüristler, endüstrileşme, hız, teknoloji ve modern yaşamın diğer yönlerini kutlayan bir estetik geliştirdiler. 

Hareket, şehir yaşamının karmaşıklığını ve enerjisini yakalamak için dinamik kompozisyonlar, keskin hatlar ve hareketli renkler kullanır. 

Fütürist manifestolar, teknolojik ilerlemeyi, savaşı ve toplumsal değişimi övüyor ve geleneksel sanat formlarını reddediyordu. 

Fütürist resimlerde hareket izleri ve dinamizm vurgulanırken, sanatçılar teknolojik gelişmelerin ve endüstriyel ilerlemenin yarattığı heyecanı yansıtmak için deneysel teknikler kullanmışlardır. 

Fütürizmin önde gelen temsilcileri arasında Umberto Boccioni, Giacomo Balla ve Gino Severini yer alır. 

Bu iki önemli sanat hareketi, sanat dünyasında yeni ve radikal bir yaklaşım getirerek modern sanatın gelişiminde önemli bir rol oynamıştır.

Ekspresyonizm, içsel deneyimleri vurgulayarak duygusal bir ifade arayışı içindeyken, Fütürizm, teknolojik ilerlemeyi ve modern yaşamın dinamizmini kutluyarak geleceğe odaklanmıştır. Her ikisi de sanat dünyasında önemli bir etki yaratmış ve sonraki sanat akımlarını etkilemiştir.