Tarihin çeşitli dönemlerinde gerçekleşen efsanevi sanat hırsızlıkları ve sonrasında geri kazanılan eserler, genellikle büyük ilgi çeker ve sinema, edebiyat ve medya gibi birçok alanda konu edilir. İşte bazı örnekler:

İkinci Dünya Savaşı'nda Yağma Edilen Sanat Eserleri: Nazilerin işgal ettiği Avrupa'da, birçok sanat eseri yağmalandı ve çalındı. Bu eserler arasında Michelangelo'nun Madonna ve Çocuk Heykeli ve Johannes Vermeer'in Resimli Kız tablosu gibi çok değerli eserler bulunmaktadır. Savaştan sonra, müttefik güçler tarafından yağmalanan eserlerin bir kısmı geri alındı, ancak bazıları hala kayıp durumdadır.

Gardner Sanat Müzesi Hırsızlığı: 1990 yılında Boston'daki Isabella Stewart Gardner Müzesi'nde gerçekleşen bu hırsızlık, tarihin en büyük sanat hırsızlıklarından biridir. Müzeden, Rembrandt, Vermeer ve Degas gibi ünlü sanatçıların eserleri çalındı. Hırsızlık hala çözülmedi ve çalınan eserler hala kayıp durumdadır.

Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa Tablosunun Çalınması: 1911'de Louvre Müzesi'nde gerçekleşen bu olay, en ünlü sanat hırsızlıklarından biridir. İtalyan ressam Leonardo da Vinci'nin ünlü eseri, bir sanat hırsızı tarafından çalındı. Tablo, yaklaşık iki yıl sonra İtalyan polisi tarafından bulundu ve müzeye geri getirildi.

Norveç Milli Müzesi Hırsızlığı: 1994 yılında Norveç Milli Müzesi'nde gerçekleşen bu hırsızlık, Edvard Munch'un ünlü tablosu "Çığlık"ın çalınmasıyla sonuçlandı. Tablo, birkaç ay sonra polis tarafından bulundu ve müzeye geri verildi.

Bu efsanevi sanat hırsızlıkları, sadece sanat dünyasında değil, genel olarak kültürel mirasın korunması ve sanat eserlerinin öneminin vurgulanması açısından da büyük öneme sahiptir. Çalınan eserlerin geri alınması, genellikle uzun süren bir çaba gerektirir ve uluslararası işbirliği ile çözülür.